2023 yılı, Türkiye’de birçok trajik kazanın yaşandığı bir yıl olarak kayıtlara geçti. Ancak, bunlar arasında en dikkat çekici olanı, tanınmış doktor Barçın Barı'nın alkollü bir sürücünün sebep olduğu kazada hayatını kaybetmesi oldu. Bu olay, hem sağlık camiasını hem de toplumu derinden sarstı. Barı'nın aziz hatırasına duyulan saygı ve adalet arayışı, kazanın ardından hızla büyüdü. Ancak, olayın gelişimi ve sonrasında yaşananlar, kamuoyunu daha da kızdıran bir duruma yol açtı. Alkollü sürücünün serbest kalması, Barı'nın ailesi ve sevenleri için yıkıcı bir darbe oldu. Barı'nın hayatına son veren sürücünün akıbeti, adalet sistemi içindeki eksiklikleri bir kez daha gözler önüne serdi.
Kaza, 21 Ekim 2023’de İstanbul’un yoğun trafiğinde meydana geldi. Doktor Barı, gece nöbetinden dönerken alkollü bir sürücünün kontrolünden çıkan aracın çarpması sonucu ağır yaralandı. Olay yerine hemen ambulans çağırıldı, ancak doktor Barı tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Barı, genç bir çocuk ve eşiyle hayata dolu dolu devam eden biriydi. Kazadan sonraki günlerde yaşanan gelişmeler, olayın vahametini daha da artırdı. Alkollü sürücünün kazanın hemen ardından gözaltına alınmasına rağmen, birkaç saat içinde serbest bırakılması, kamuoyunun tepkisini topladı. Aile, sürücünün derhal tutuklanması ve gerekli adli işlemlerin başlatılması için çağrıda bulundu.
Barı’nın ailesi, sosyal medyada “Adalet istiyoruz” etiketini kullanarak geniş bir destek topladı. Birçok eser, makale ve yayın, Barı’nın hayatının trajik kaybını ele aldı. Doktor Barı’nın anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen kampanyalar ve etkinlikler, toplumun bu olay karşısındaki duyarlılığını ortaya koydu. Bunun yanı sıra, alkollü araç kullanmanın yaratacağı tehlikeler konusundaki bilinçlendirme çalışmaları, toplumda büyük bir yankı buldu. Geceleri yapılan alkollü sürüş kontrol noktaları ve toplu taşımada sağlanan ek seferler, bu tür kazaların önüne geçme çabasının bir parçası haline geldi.
Barçın Barı'nın ailesi, olayın ardından yalnızca kendi adalet arayışını değil, başka ailelerin de benzer acılar yaşamaması için hukuk sisteminde köklü değişiklikler talep ediyor. Aile, toplumdan gelen güçlü destekle birlikte, bu hadisenin Türkiye'de alkollü sürüşe karşı daha sıkı bir yasalaşma ve rutin kontrollerin artırılması için bir dönüm noktası olmasını umuyor.
Hukukçular, alkollü sürüşle ilgili yasaların yeterince caydırıcı olmadığına ve bu tür davaların çoğunda yeterli cezaların verilmediğine dikkat çekiyor. Barı’nın ölümü, değişime ihtiyaç duyulan toplumsal bir sorun haline geldi. Toplumun her kesiminden gelen tepkiler, hukuki süreçlerin hızlandırılması ve sorunların köklü bir şekilde ele alınması gerektiğini ortaya koyuyor. Aile ve destekçileri, aynı zamanda alkollü sürüşün sonuçlarına karşı toplumda daha fazla farkındalık oluşturmak istediklerini belirtiyor.
Barı’nın eşi ve ailesi, bu olayın ardından çeşitli platformlar ve sosyal medya hesapları aracılığıyla, benzer acıların yaşanmaması adına bilinçlendirme çalışmaları yürütüyor. “Biz adalet istiyoruz, ama daha da önemlisi, bu kazaların tekrar yaşanmaması için herkesin üzerine düşeni yapması gerekiyor” diyerek, çağrıda bulundular. Eğitimin, toplumsal duyarlılığın ve yasaların getirilmesinin önemine dikkat çekildi.
Söz konusu olay ve sonrasındaki gelişmeler, alkollü sürüşün ne denli tehlikeli olduğunu ve bunun toplumsal bir sorun olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Barçın Barı’nın ailesi, yalnızca kendi adalet mücadelesini değil, gelecekte benzer trajedilerin önüne geçebilmek adına girişimlerini sürdürecektir. Bu süreçte toplumun desteği ve iş birliği oldukça kritik öneme sahip. "Adalet arayışımız sürüyor, ancak bu sadece bir başlangıç" diyerek, yaşananları unutturmamak için ellerinden geleni yapacaklarını belirtiyorlar.
Barçın Barı’nın vefatı, bir doktor olarak değil, bir toplum olarak yaşadığımız acıların en somut örneği. Herkesin en azından ihtimalleri önleyebilmek için bir şeyler yapması gerektiği, zamanla birleşen toplumsal bir ses haline geliyor. Hayatını kaybeden doktor için sivil toplum organizasyonları ve çeşitli gruplar, anma etkinlikleri düzenleyerek, konunun gündemden düşmemesi için yoğun bir çaba içerisinde. Türkiye içinde tüm toplumsal hareketlerin ve değişimlerin sadece acılardan değil, yaşanan kayıplardan güçlenerek ortaya çıktığı gerçeği, Barçın Barı’nın hayatıyla bir kez daha hatırlatılıyor.