Dondurucu soğuklar, Türkiye’nin en önemli tarım ürünlerinden biri olan kayısının geleceğini tehdit ediyor. Özellikle Malatya gibi kayısı üretiminde öne çıkan illerde, bahar aylarının getirdiği aşırı soğuklar, çiftçiler arasında büyük bir endişe yaratmış durumda. Kayısı ağaçlarının çiçek açma dönemine denk gelen bu ani sıcaklık düşüşleri, rekoltede ciddi kayıplara yol açabilir.

Kayısı Üretimi ve İklim Değişikliği

İklim değişikliği, tarım sektöründe son yıllarda en çok tartışılan konuların başında geliyor. Kayısı, özellikle sıcak iklimi seven bir meyve olarak bilinirken, ani soğuk hava koşulları bu tür ürünlerin olgunluk dönemini büyük ölçüde etkiliyor. Dondurucu soğuklar, kayısı çiçeklerinin donmasına ve böylelikle verim kaybına yol açıyor. Çiftçiler, soğuk havanın tarımsal üretimi olumsuz etkilediğini ve gelecek yıl için kayısı fiyatlarının artabileceğini düşünüyor.

Dondurucu sıcakların başladığı dönemde, çiftçiler, ağaçların etrafında koruma önlemleri almakta zorlanıyor. Çeşitli yöntemler denense de, iklim koşullarının fiziksel sınırları, çiftçilerin elini kolunu bağlıyor. Kayısı başta olmak üzere birçok meyve, tam çiçek açtıkları dönemde soğuk hava akımlarına maruz kalırsa, ürün kalitesi ve miktarı düşebiliyor. Bu durum, hem bölgede yaşayanları hem de ekonomiyi olumsuz etkiliyor.

Çiftçilerin Yüzde Yüz Güvencesiz Kaldığı Dönem

Kayısı bahçeleri, çiftçilerin yıllık gelirlerinin büyük bir bölümünü oluştururken, dondurucu soğuklar, bu geliri tehdit ediyor. Çiftçiler, bu yıl elde edecekleri ürünleri önceden planlamış olsalar da, hava koşullarının bu denli sert bir şekilde etki etmesi ile ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kalıyorlar. Çiftçiler, kayısı ağaçlarının üzerinde miktarı az olan çiçeklerin donması sonucu, ürün kaybının önüne geçmenin yollarını arıyor.

Kayıpların boyutları, sadece ürün miktarıyla sınırlı kalmıyor; ayrıca çiftçilerin psikolojik durumlarını da etkiliyor. Yıl boyunca emek harcanan bu tarım ürünlerinin kaybı, çiftçilerin borç yükünü artırıyor. Kış mevsiminin gelmesiyle birlikte daha önce yapılmış olan planların bozulduğu bu dönemlerde, çiftçilerin yüz yüze kaldığı belirsizlik, tarımsal ekonomi üzerinde büyük riskler taşıyor.

Dondurucu soğuklar karşısında kayısı üreticileri daha fazla destek bekliyor. Birçok çiftçi, devletin tarım politikalarının gözden geçirilmesini, doğal afetlerden etkilenen tarım işletmelerine yönelik daha etkin destek mekanizmalarının oluşturulmasını talep ediyor. Ayrıca, iklim değişikliğine yönelik çıkarımlarda bulunarak, tarım sektörünün adaptasyon süreçlerinin hızlandırılmasını öneriyorlar.

Malatya’da kayısı üretimini sürdüren çiftçiler, zararın tazmin edilmesi gerektiğini söylerken, bu tür olayların tekrar yaşanmaması için alınması gereken önlemler üzerinde duruyor. Üretimde süreklilik sağlamak, hem ulusal bazda hem de yerel ekonomiler için büyük önem taşırken, yaşanan bu tür olumsuzlukların önüne geçmek amacıyla yerel üreticilere yönelik bilgilendirme seminerleri düzenlenmesi gerektiğine dikkat çekiliyor.

Baharın gelmesiyle birlikte yaşanan her gün biraz daha artan sıcaklıkların ardından dondurucu soğuklarla karşılaşmanın yarattığı şok, kayısı üreticilerini zora soksa da, birçok çiftçi olumlu düşünmeye çalışarak, umutlarını yitirmemeye çalışıyor. Aniden gelen olumsuz hava koşullarına hazırlıklı olunması gerektiğini söyleyen uzmanlar, çiftçilere tarımsal piyasa eğilimleri ile ilgili eğitimler vermenin önemini vurguluyorlar.

Sonuç olarak, dondurucu soğuklar kayısı üretiminde ciddi tehditler oluştururken, çiftçilerin bu dönemde nasıl bir yol izleyeceği hala belirsizliğini koruyor. Tarımsal üretim hayatımızın vazgeçilmez bir parçası olarak önemini korurken, hava durumu gibi dışsal faktörlerin de bir tarımsal strateji içinde dikkate alınması gerektiği aşikâr. Kayısı gibi ulusal bir değer taşıyan ürünlerin korunması ve geliştirilmesi için sadece yerel değil, ulusal politikaların da geliştirilmesi kaçınılmaz.